Adı Sosyal Medya; Sosyal olan tarafı sanal. Sanal olan; ilişkisiz bir yansımanın tarifi.
Doyumsuzluğun sanal hali; gerçeklikle yansımanın tam bir paçalı.
Bir büyük çöplük; pisliğe bulaşmadan bir değer yakalamanın güçlüğünün yaşandığı. Evet açıkçası büyük çöplük olan dünya,.. ve insan öyle hızla yok ediyor ki, artıklarından oluşturduğu pislik, güzelliklerin üstünü örtüyor.Ve bu nedenle insana ait olağan değerlere şaşırmaya başlıyoruz. “İnsan olmanın on fotoğrafı” gibi… Hemen ” paylaşalım”.
Paylaşalım da; beğenmek, yardımcı olmuyor. Beğenmek ve sayısal rating egosunun tatmini, bir işe yaramıyor. Haberdar oluyoruz, sadece haberdar oluyoruz ve bu her şey’den haberdar olma işi toplumsal sağlığımızı hızla bozuyor.
“Beğenmek” yardımcı olmuyor…
……….
Sanatsal etkinliğin, bilgisayar üzerinde onaylanması, esere ve sanatçıya uzak bir çaba, yardımcı olmuyor.
Peki, bunca “olumsuz”ladığım duruma önerim var mı? Yoksa bu sanal dünyanın çarkında, klavye başında yazarken kendimle mi çelişiyorum? Kısmen… çünkü dışında kalmanın pek de mümkün olmadığı bu başkalaşma, bir taraftan iletişime hız kazandırıyor.
Yazının fikri, yaratıcı bir kampanya afişinden çıktı; evet beğenmek yardım etmiyor.Ve, açıkçası afiş; bir çelişkiyi anlatmak için, tıpkı benim yazmaya çalışmam gibi kendi içinde çelişkiye düşen bir alaycılık içeriyor…
Hep düzgün bir yaşam sürmeye çalıştım,oysa dünya delirmişti…
kalfa / iki satır / mindonart 2014 ( not; ve bu yazı sosyal medyada paylaşılacak.)
(ilgili resimlerin diğerleri burada.)
Got something to say? Go for it!